Harama bakmanın sınırı nedir? Kadınlara iş gereği mecburen bakmak mesuliyeti var mıdır?
İnsanın kendisine yabancı olan kadınla, kadının da kendisine yabancı olan erkekle münasebeti sınırlıdır; belli ölçülere tâbidir. Rabbimiz mü’min erkek ve kadınlara şöyle buyurur:
“Mü’min erkeklere söyle: Gözlerini bakılması yasak
olandan çevirsinler, mahrem yerlerini korusunlar. Bu onların arınmasını daha iyi sağlar. Allah yaptıklarınızdan şüphesiz haberdardır. Mü’min kadınlara da söyle: Gözlerini bakılması yasak olandan çevirsinler, iffetlerini korusunlar...”1
Bu âyetlerde açık bir şekilde, mü’min erkeklerin kendilerine yabancı olan nâmahrem kadınlara, kendilerine nikâhları düşen hanımlara; kadınların da kendilerine yabancı olan erkeklere bakmamaları bildirilmektedir.
Yasaklanan bu bakışın sınırı ve mahiyeti nedir, nasıl
olacaktır? Âyetin geçen “gözleri kapamaktan” maksat, gözleri kapatıp başı yere eğerek yürümek, dolaşmak değildir. Zaten bu şekilde davranmak da mümkün değildir. Bir insan tâbiî olarak karşılaştığı erkeği ve kadını görür, bakar. Ancak burada anlatılmak istenen husus, karşı cinse şehvetle, cinsî bir duygu besleyerek bakmaktır. Şehvetle bakmanın ölçüsü de, devamlı olarak birkaç sefer bakıp durmaktır.
Bu ölçüyü de Resul-i Ekrem Efendimizden (a.s.m.) öğrenmekteyiz. Bu hususta Hz. Ali’ye şöyle buyurmuşlardır:
“Yâ Ali, arka arkaya bakma! Birinci bakış hakkındır,
fakat ikinci bakışta hakkın yoktur.”2
Karşı cins insanın gözüne iliştiği zaman,gözlerini ayırmadan bakıp durmamalı, başını cevirmeli. Böylece şehvetle bakma sınırına da yaklaşmamış olur.
İşte bu hadisler bu konuda bizim ölçümüz olmalıdır.
1. Nur Sûresi, 30-31.
2.
Ebû Davud, Nikâh: 43; Tirmizi, Edeb: 28.